Edirne’da özel benzeri hastanede fariza fail psikolog Meral Tayyare, 6 Gücük Ay depreminin yarattığı ruh bilimsel etkilerle ilişik “Bu süreçte adi hepimiz hem travma yaşayalım hem depremi deneyimleyelim evet birlikte deneyimlemeyelim yakınlarımız deneyimlediği amacıyla sekunder titreme yaşıyoruz. Bizler üzere birlikte bu proses berenarı pek geçiyor” dedi. Tayyare, depremle ait fazla habere maruz kalmaktan kaçınılması gerektiğini söyledi.
Edirne’üstelik özel tıpkı hastanede görev işleyen psikolog Meral Tayyare, depremin yetişkinlerde ve çocuklarda yarattığı zıt etkiler ve travmayı ihanet etmek amacıyla neler yapılabileceği üstüne izah yaptı. Uçak, şunları söyledi:
“BİR FARKINDALIK GELİŞTİRMEMİZ GEREKİYOR”
“Bu süreçte hasis hepimiz hem sadme yaşayalım hem depremi deneyimleyelim evet dahi deneyimlemeyelim, yakınlarımız deneyimlediği için tali sadme yaşıyoruz. Bizler üzere de bu süreç oldukça metin geçiyor. Özellikle bu süreçte evimizde otururken, uyurken, yemeğimizi yerken birçok kişiden da duyabiliyoruz, hepimiz duyuyoruz. Çok erinçli hissedemiyoruz, kendimizi suçlayabiliyoruz. Bununla ait namına yapabileceğimiz şeyler bağımlı kim mevcut. Öncelikle elimizden geleni hepimiz yapmaya çalıştık. Kimimiz faaliyetlerde bulunduk kimimiz yardım gönderdik kimimiz aynı telefon numarasını tıpkısı yerlere ulaştırmayı sağladık. Bu sebeple elimizden geleni yaptığımızı düşünürsek yeryüzü azından kendimizi az buçuk dâhilî huzura yetiştirebiliriz diyerek düşünüyorum. Bunun dışında ters haberlere seçme ahit seçkin saniye maruz eğleşmek tabi kim tanıtma açısından bizim vukuf edinmemiz gerekiyor fakat bunun damarlı süreçlerde zindelik gösterdiğini de düşünebiliriz. Çünkü şöyle bir durum var; değme zaman kriz altından sâdır insanların metin çıktığını göremediğimiz birlikte oluyor. Bunları kısaltmak ve elimizden benzeri özdek gelmiyor oluşu o insana o anda arkalama edemiyor oluşumuz bizim daha kendimizi suçlamamıza etmen olacağı için, tıpkı nebze haberleri takip edelim amma bütün periyot oradan çıkamıyorsak, ekran esasen ayrılamıyorsak orada ayrımsız farkındalık geliştirmemiz gerekiyor. Şu şekilde, ‘tamam bu kadar vukuf aldım, bunu bırakıyorum’ deyip arz azından haberlerden tıpkı nebze uzak üstüne düşmek bizim normalleşme sürecimizde koruyucu olacağını düşündüğümüz etkenlerden biri.
“ÇOCUKLARA DEPREMİ GÖRSELLEŞTİREREK ANLATMAK GELIŞIGÜZEL AHIT HENÜZ İYİ OLACAKTIR”
Ayrımsız zamanda bu ekranlarla müteallik durumda çocuklarımızı bile düşünmemiz gerekiyor. Öncelikle çocuklarımız filhakika kâffesi ya duydu evet gördü evet tığ alay malay konuşurken yer sarsıntısı üzerine tıpkısı şeyler olduğundan haberdarlar ama depremin ne olduğunu yaş grupları dahilinde baktığımızda, adi dallar fehim kapasitesi geliştirmiş durumda değiller. Daha abstre hatır becerisini geliştirememiş çocuklarımızda daha çok böyle 3 ve 7 gözyaşı arasındaki dallar üzere özellikle yer sarsıntısı çabucak benzeri söz amma depremle ilgilendiren söylemler çocuklar amacıyla gine birlikte yıkıcı oluyor. Zira ‘depresyon altında kaldı ya de öldü, çıkarılamadı’ kabil söylemlerin kişi aramızda dahi geliştirilmesi, onların depremin çok korkunç bire bir madde olduğu gerçeğiyle yüzleşmelerine etmen oluyor. Çocuklarımıza bunu elbette anlatabiliriz? Öncelikle çocuklarımıza depremin kıytırık bire bir genişlik olduğunu anlatmamız gerekiyor. Hareket ile ilgilendiren soracakları sorulara hiçbir şekilde geçiştirme göstermeden gönülden karşılık vermemiz gerekiyor. Şayet çocuklarımız 3 ve 7 gözyaşı arasındaysa depremi onlara görselleştirerek ifade etmek seçkin devir elan gani olacaktır. Çünkü depremin ne olduğu için çıplak, konkre tıpkısı tutarlı bilgileri yok. Bir iskemle üzerine cisimler yerleştirerek onu sallayarak kayaçların birbirinden uzaklaşıp bittabi akım haline geldiklerini göstermek onlar üzere açıklayıcı olacaktır.”
