Edirneli Yurttaş: Devletimiz İndirsin Bu Pahalılığı. Tığ Perişanız

Edirne’dahi iş alışverişine sâdır vatandaşlar, pahalılıktan ve geçinememekten şikayet etti. Yaşariye Yanyacı isimli yurttaş, “Devletimiz indirsin bu pahalılığı. Yazık çoluğumuza çocuğumuza. Biz perişanız. Pazarda kimesne kalmadı pahalılıktan. Onlar üstelik güzel; pahalı alıyorlar, pahalı satıyorlar” dedi.

Edirne’deki pazartesi pazarında vatandaşlar, göveri ve sonuç fiyatlarının fiyatlı olmasından yakındı. Mütekait maaşlarıyla geçinemediklerini anlatım eden vatandaşlar, pazarda her şeyin arz ucuzunu bulmaya çalıştıklarını dile getirdi.

İNSANLARIN BILEN GÜCÜ BULUNMAYAN”

Ahzüita esnafı Ahmet Çaylar, şunları söyledi:

“İnsanların alım gücü yok. Girdiler çok; süt, basma fiyatları… Seçkin yönden; poşetinden tutun, yakıtından tutun her özdek çığlık pahası. Gelişigüzel özdek üçe katladı. Alabildiği kadar alıyor. Bir kilo alacağına yarım kilo alıyor, 400 gram alıyor. Ezilip büzülüp gidiyoruz aha. Nereye büyüklüğünde bilemiyoruz? Şu anda tekaüt olduğumuz halde babamızın bıraktıklarıyla aldanmak zorundayız. Onlara cemaat geçmek zorundayız.”

“EMEKLİ MAAŞIYLA GEÇİNİLMEZ”

Hayrettin Öncü ise tarım ve hayvancılık yaptığını belirterek, “Hafta hafta değişiyor; 10 lira’ya aldığımız özdek, 15 lira oluyor. Pazarın tehi elhak mahsus. Ben, 1984’ten 2012’ye kadar pazarcılık yaptım. 2012’bile zahmetli oldum. Ben rençperlik yapıyorum, fazlalık hayvancılık. Hayvancılık olmasa doğrusu tekaüt maaşıyla olacak bir madde değil. Geçinilmez” dedi.

Mustafa Karadeniz dahi zor maaşıyla fiyatlara yetişemediğini belirterek, “Fiyatlarımız aşmış aynı durumda. Tığ, zahmetli adına erişemiyoruz. 3 bin 500 teklik mahiye alıyorum. İmkanı yok. Ocak kiramız var. Ayrıntılar var. Onlarla ilgileniyoruz ancak. Bire Bir özdek almadık, geziyoruz. Nerede karışık bulabilirsek almaya bakacağız. İmkanımız umum verdiği kadar” diye konuştu.

DEVLETİMİZ İNDİRSİN BU PAHALILIĞI. BİZ PERİŞANIZ”

Yaşariye Yanyacı ise şöyle konuştu:

“Pazarımız fena hâlde amma çokça fiyatlı. Seçkin madde pahalı. Lahanası, meyvesi, her şeyi fiyatlı. Sahn nasıl gidecek, onu bile anlayamadım yani. 100 teklik parayla bak hangi aldım? Benzeri peynir, aynı mercimek aldım; ayrımsız fasulye aldım. Namevcut başka benzeri şey. Elimde 30 lira kaldı. Hangi alacağım, ego bu çocuklara hangi yedireceğim? Devletimiz indirsin bu pahalılığı. Eyvah çoluğumuza çocuğumuza. Tığ perişanız. Pazarda kimse kalmadı pahalılıktan. Onlar dahi çın; fiyatlı alıyorlar, fiyatlı satıyorlar. Onlara üstelik savsaklamak kalmıyor, bize hiç kalmıyor.”

Share: