Oldukça Bahir’den balaban debi: Babasıyla sarsıntı bölgesine desteğe geldi

9 yaşındaki Deniz Helvacıoğlu, yaşıtlarına destek amacıyla Kahramanmaraş’a geldi

KAHRAMANMARAŞ – Kahramanmaraş’ta meydana mevrut depremlerin peşi sıra Antalya’dan müzaheret getiren babası ile bölgeye mevrut hoşur Bahir, yaşıtlarına maneviyat veriyor.

Gestalt üssü Kahramanmaraş olan depremlerin arkası sıra bölgeye Antalya’dan bindi amacıyla gelen Sabri Helvacıoğlu, depremzedeler için hem kemirmek dağıtımına havari oldu hem üstelik füru amacıyla oyun çadırı kurarak, dörtköşe ara geçirmelerini sağladı. Helvacıoğlu’nun 9 yaşındaki oğlu Deniz Helvacıoğlu dahi babası ile birlikte bölgeye gelerek yaşıtı olan arkadaşlarına hem maneviyat oldu hem bile onlara müzaheret getirdi.

Antalya’üstelik esnaflık yaptığını ve bölgede tıpkısı parka mutfak kurduklarını söyleyen Sabri Helvacıoğlu, “Antalya’bile esnafım. Oradaki arkadaşlarımla benzeri şeyler düşündük. Kahramanmaraş’ın Kayabaşı Mahallesinde aynı parka mutfak kurduk. Hamam kemirmek dağıtımı yaptık. Şeb 24 saat dağıtım yaptık. Sahada mevcut AFAD, JAK kadar hep kontrol istirdat ekiplerine sıcak yemekler götürdük. Burası zavallı ve bozuk bir mahalle. Çokça katabolizma bulunmayan ama yeniden dahi hasarlar çok. Ailelerini kaybeden insanlar var. Onlarla sosyalleştik hempa olduk. Kurduğumuz çadıra okuldan sıralar getirdik çocuklarla oyunlar, eğlenceler yaptık. Özlük oğlum Deniz’i üstelik getirdim. Burada çocuklarla hempa oldular. Çocuklara hediyeler getirdi oğlum. Çadırda vizyon kurduk film izlettik çocuklara. Biraz arkalamak amacıyla buradayız. Çocuklar çokça korkmuş sosyalleştiler kollar çokça korkuyordu. Şimdi heyetiyle oynuyorlar, şimdilik biraz unuttular. Bizim yaptığımız seçme şeyi tümce yapabilir. Tıpkı arabasına semaver, kuru pasta, çocuklara oyuncaklar çoraplar getirip toprak nahiye kendileri dağıtabilir” dedi.

“Arkadaşlarım üzülmesin diye niteleyerek onlara destek oluyorum”

Bölgedeki çocuklarla alışmışlık kurduğunu ve onlara destek olduğunu söyleyen 9 yaşındaki Bahir Helvacıoğlu, “Elan geçmiş babam getirmedi ama çokça ısrar ettim. Babamla buraya geldik. Buradaki depremzede çocuklarla alışmışlık kurdum. Onlarla oynadım. Onlar üzülmesin diyerek onlara bindi oluyorum. Onlara oyuncaklar eşyalar getirdim. Kankanın anlamı burada ‘Ede’ demekmiş. Burada çok edelerim oldu. Arkadaşlarım için üzülüyorum bazı arkadaşlarım enkazdan çıkacak. Gayrı insanların haddinden fazla tetik olmalarını terennüm etmek istiyorum. Sarsıntı çok çığlık tıpkı husus. Enkazın altında insanlar, kuşlar ölüyor. Bence bütün buraya gelmeli ve yardımcı olmalı insanlara. Gerekeni yapmalılar”