Çiçeği burnunda canlı köy öğretmeni öğrencilerine çerağ oluyor

Çiçeği burnunda tendürüst köy öğretmeni öğrencilerine kandil oluyor

BAYBURT Bayburt’un Demirözü ilçesine mecbur Gökçedere beldesinde Makbule Küçükçalık İlkokulunda dershane öğretmeni adına fariza işleyen Ses Yılmaz (25), köy öğretmeni olmanın, köyde muallimlik yapmanın her meslektaşı yoluyla tadılması gereken ayrımsız ihtisas olduğuna aksan yaptı.

Mesleğinde 2 yılı geride bıraktığını belirten ve atanabilmenin mutluluğunu, heyecanını aradan sabık 2 yıla rağmen hala yaşadığını söyleyen Yılmayan, “Öğrencilerimle hem büyüyor, hem öğreniyor hem üstelik bakir şeyler keşfediyorum. Öğrenmenin yaşı namevcut, ben hoca oldum tükenik diyemiyorsunuz öğrenmeye, kendinizi geliştirmeye devam ediyorsunuz. Çokça mübarek aynı mesleğin mensubu olmaktan ayrıca mutluluk duyuyorum, iyi ki öğretmenim” şeklinde konuştu. 17 şahsiyet sınıfında değişik etkinlikler yaparak öğrencileriyle sevinçli vakit geçiren Yılmayan, öğrenirken akılda sürekli uygulamalarla öğrencilerin daha niteliksiz öğrendiğini ve yüzlü yüzlü günü tamamladıklarını sözlerine ekledi. Ödevlerin ve derslerin yanı sıra dans, enstrüman, foto, spor, tabiat yürüyüşleri, piknik kadar faaliyetlere da önem vererek öğrencilerin yetenek ve becerilerini gözlemleyen gailesiz öğretmen, “Ödevlerimizi yapıyoruz, derslerimizi gine benzeri şekilde yürütüyoruz, müfredata makul benzeri biçimde konularımızı tamamlıyoruz fakat diğer aktivitelerimizi de yaparak herkesin ilgi alanını gözlemleyerek hangi öğrencimin neye ilgisi var onun takibini yapıyorum. Hangi müziksiz oluyor, hangi da matematiksiz bütünü birbiriyle bağlantılı” diye konuştu.

“Çocukların çokça farklı tıpkısı dünyası var o dünyaya katılarak hem öğreniyor hem bile öğretiyorum”

Karye hayatı tecrübesi olmadığından dünya evvel atandığı zamanlarda korkularının olduğunu belirten Yılmayan, çocuklarla bir araya gelince korkularını yendiğini ve önyargılarının ortadan kaybolduğunu ifade etti. “Öğretmenler kendisine sonsuz kendimizi geliştirmek zorundayız, sonsuz parıldamak zorundayız” diyen Yılmaz, “Evim Bayburt’ta olduğundan belde önce zamanlar köyün dolmuşlarıyla okula gelip gidiyordum. Şu zaman burada yaşıyorum, burada yaşarken kendimi geliştirmeye çalışıyorum, buraları tanımaya çalışıyorum, insanlarıyla iletişim kurmaya çalışıyorum, çocuklarla ayakyolu geçirmeye çalışıyorum. Çocuklarla ayrımlı ayrımsız dünyada bildirişim kurabiliyoruz. Çocukların haddinden fazla değişik bir hayatı, dünyası var ve dünyaya katılmaya çalışıyorum. Onlarla beraber öğreniyorum, öğrenirken birlikte öğretiyorum. Bu konuda öğretmenlerin durmaması gerektiğini düşünüyorum çünkü bizler duramayız sürekli kendimizi yetiştirmek zorundayız, daima olgunlaşmak zorundayız. İnşallah bu konuda öğrencilerime ulama sağlayabilirim” şeklinde konuştu.

Share: