Bayrı uygarlıkların beşiği Mardin’de gezilecek yerler

Bayrı uygarlıkların beşiği Mardin, önünde sınırsız bucaksız uzanan Mezopotamya ovasına icra vekili, başı göklere değen kişmiri ve etkileyici aynı taş site namına görenleri kendine hayran bırakıyor. Kasımiye Medresesi, Kırklar Kilisesi, Celil Cami, Mardin Müzesi, evleri, Süryani ve Ezidi köyleri görülmesi gereken mekanların başında geliyor.

Tarih boyunca birçok kavmin, budunsal grubun, dinsel cemaatin yurdu olan Mardin’i karakterize etmek, takip etmek ve ona kirlenmek amacıyla pekâlâ ziyaret edilmesi gerekiyor.

Bir zamanlar Süryani Kadim Ortodoks kilisesinin Patriklik merkezi olan Deyrulzafaran Manastırı, Artuklu döneminde inşaatına başlanıp Akkoyunlu döneminde bitirilen şehrin abide eserlerinden Kasımiye Medresesi, şehrin sunu cesim kiliselerinden Kırklar Kilisesi, Cumhuriyet Altını Meydanı, 19. yüzyılda Süryani Katolik Patrikhanesi yerine yaptırılmış ve günümüzde müze kendisine bakım veren Mardin Müzesi, Cumhuriyet Meydanı, Artuklu’nun şehirdeki sonuç eseri Latifiye Camii, rengarenk Mardin çarşıları, Süryani taş ustalarının el emeği göz nuru Mardin evleri, Artuklu dönemi makro eserlerinden Ulu Cami, Mardin’in sembolü reşit olan Kız Meslek Lisesi kapısı ve Artuklu döneminden Zinciriye Medresesi, vaktiyle Hamidiye Alayları Kışlası olan günümüzün Sakıp Sabancı Mardin Şehir Müzesi şehri görüşme edenlerin gıyaben dönmemesi gereken yerlerden bazıları.

KÖYLER KATIYEN GÖRÜLMELİ

Mardin’e gelmişken Midyat’a gitmeden de olamaz. Midyat sokakları, taş işçiliğinin arz sunturlu örneklerini sunan Midyat evleri, seçme adımda karşınıza çıkan Süryani kiliseleri, Turabdin Metropolitlik Merkezi olan Deyrulumur (Mor Gabriel) Manastırı, civardaki Hah/ Anıtlı, Düzelme/ Barıştepe gibi dayanıklı çok Süryani köyü ile, Kiwax/ In köyü gibi ara sıra Ezidi köyleri dahi kategorik görülmeli.

İpekyolu’na sâdır misil üstünde kâin Şark Roma garnizon kenti Dara’yı konuşma edip, İpekyolu üzerinde Suriye sınırı boyunca ilerleyerek Mardin’in sunma doğudaki ilçelerinden Nusaybin’e dahi pekâlâ uğrayın. Nusaybin’da Türkiye – Suriye sınırında bulunan son tren istasyonu binası, Alman köprüsü, Türkiye – Suriye bozuk çizgi kapısı, Zeynelabidin Camii, dünyanın geçmiş üniversitesi olan Nusaybin Okulu’nun bulunduğu alanda meydan düz Mor Yakup Kilisesi ve Kaçakçılar çarşısı da görülmeye değer.

MARDİN’E NE DEVIR GİDİLMELİ?

Mardin hikayeleri, efsaneleri, emsalsiz halk sanatları ve zanaatları, bunları işleyen becerikli sanatkarlar ve zanaatkarları ve bittabi gene kendine özgü mutfağı ile üstelik büyülüyor. Genelde mefkûre devir yerine ilkbahar ve sonbahar ayları dense bile yazın arz sıcak olduğu orak ayı ve ağustos ayları dışında seçme antlaşma gidebilirsiniz. Bölgenin kışı Maşrık Rum gibi moskof değildir. O nedenle asude ve huzurlu müracaat etmek ve ayrımlı aynı repertuvar üzere kışın dahi gidebilirsiniz.

Güzel bire bir anınız olsun isterseniz kullanılmamış yılı dünyanın arz bol 10 aşçısı arasına girmiş olan Mardinli Ebru Baybara Demir’in işlettiği, şehirde herhangi bir adımda tıpkı eseriyle karşılaşacağınız mimar Lole’nin elinden kullanılmış ve Mardin’in yeryüzü sunturlu konaklarından olan dünyaca adlı Cercis Kasıt Konağı’nda, Mezopotamya ovasına bakarak, Mezopotamya’nın bereketiyle karşılamayı mutlak deneyimlemelisiniz.

Share: