Zirai uzmanı uyardı: “Çok sulama herif ve efsanevi sağlığına kötülük verebilir”

Zirai uzmanı uyardı: “Fazla sulama herif ve hayvan sağlığına zarar verebilir”

MARDİN – Mardin Artuklu Üniversitesi Kızıltepe Ekincilik Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yusuf Doğan, tarımda yapılan sulamalara özen çekerek, ekstrem zirai sulamanın herif ve hayvan sağlığına uymazlık verebileceğini söyledi.

Mardin Artuklu Üniversitesi Kızıltepe Ekincilik Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yusuf Doğan; tarımda felç ve yağmurlama sulama sistemlerinin kullanılması gerektiğine özen çekerek, çok akarsu verilmesi durumunda toprakta yıkanmalar meydana geleceğini ve bu durumun âdem ve hayvan sağlığına dokuncalı tıpkısı nitelik olduğunu belirterek, “Aşkın akarsu verilmesi durumunda toprakta yıkanmalar meydana gelecektir ve bu format eş ve efsanevi sağlığına dokuncalı tıpkısı durumdur. Lüks yağışlardan çevre oluşan sel felaketlerinin nebati ve hayvanca üretim açısında berenarı karşıt taraf etkileri var. Mevcut mezru alanları zarar görmesi, verimin düşmesine sebebiyet verdiği üzere birçok hayvanın telef olması bahis konusu benzer” dedi.

“7 milyon hektar alanda sulama yapma imkanımız var”

Türkiye’de tüketilen su miktarının dörtte üçünün tarımda sulama gayeli kullanıldığını aktaran Prof. Doğan, “Ülkemiz yaklaşık namına 24 milyon hektar ekim alanına sahiptir. Bunun yalnız 7 milyon hektarında sulama etme imkanımız vardır. Türkiye’üstelik tüketilen yıllık akarsu miktarına baktığımız zaman yaklaşık adına 57 milyar metre sarhoş adına ayrımsız su kullanımı kortej konusudur. Bunun kısaca olarak 43 milyar metre küpünü tarım arazilerinde sulamada kullanıyoruz. Mevcut orana baktığımız zaman bu izzet yüzdelik 77’sine balya gelmektedir. Geriye artan 14 milyar metre küp su ise sanayi ve içme suyu kendisine kullanılmak olup buda tüketilen suyun yüzde 23 oranına denk gelmektedir. Ümranlı ülkelerde bu kerem az buçuk henüz farklıdır. Kaslı ülkelerde farklılık göstermekle gelişigüzel yüzdelik 30 ile yüzdelik 50 beyninde farklılık gösterebilir. Bu boyut şurası göstermektedir kim ülkemizde beğenilen bulunan suların dörtte üçünü sulama de kullanıyoruz. Burada tarımda sulamanın suyun önemi ön plana çıkmaktadır” diyerek konuştu.

“Yüzeylerde tuzlaşma ve çoraklaşma meydana dirimlik”

Arık ve helezonlu sulama yapıldığı ahit akarsu kaybının çok fazla olduğunu kaydeden Prof. Doğan, şöyle konuştu:

“Ark ve salma sulama yapıldığı ahit akarsu kaybı çokça çok olmaktadır. Bu durumlarda ekonomik anlamda su tüketimi bahis konusu değildir. Bunlara almaşık olarak bizim sulama tesisleri inşa edilirken modern ve tasarrufu sunu efdal yağmurlama ve damlama sistemleri tercih edilmelidir. Türkiye geneli ve bölgemizde yağmurlama ve felç sulama sistemlerini kullanmamız gerekiyor. Sulama bile sınırlı cümle basınçlı borulu sulamaya geçilmesi ile ısı yayımı kayıpları minimal seviyeye indirilmekte ve toprak içi sulama sitemleri ile yetişkin ölçüde akarsu tasarrufu sağlanacaktır. Böylecene, yağmurlama sulamalarda yüzde 35 katre sulamalarda ise yüzde 35 oranında su tasarrufu sağlanabilmektedir.”

“Bitkilerin gelişimi amacıyla su önemlidir, köklerinin su alması gerekiyor” diyen Doğan, “Etki tarımda temel garaz toprakta yeterince rutubet bulundurarak bitkinin su ve kumanya maddelerini alımını sağlamaktır. Sulama yapılırken 10-15 santim yer katmanında buharlaşma yolu ile atmosfere karışır ve bitki kökleri istediği suyu alamaz. Bitkilerin ana kök bölgeleri 15-45 santimetre arasındadır. Bu bölgedeki nemin mehabetli aynı kısmı usul aracılığı ile alınır ve yapraklardan olan terleme ile atmosfere verilir. Bu şekilde sulama yapılırsa nebatat bundan sonra akarsu alacaktır. Taşkın basamak verilecek olan akarsu toprakta, aya akarsu seviyesine ulaşır ve toprakta kâin olan tuzlanmayı arttırır. Küsurat tuzlanma oranı toprak yüzeyine çıkmaya başlar sonunda bu yüzeylerde tuzlaşma ve çoraklaşma meydana sağlık. Daha sonraki dönemde ise erozyona maruz kalmaktadır” şeklinde konuştu.

“Bu format herif ve efsanevi sağlığına üzerinde damarı bozuk külfet yapmaktadır”

Aşırı sulama sonucunda oluşan gayrı faal ise, bitkinin köken bölgesinde biriken suyun fazlalığı nedeniyle oksijen miktarının azalması ve bitki besin elementinin alınamaması sonucu olarak nebat gelişimin damarlı etkilenmesine vabeste yerine ürün düşüklüğüne hastalık olmakta olduğunu dile getiren Doğan, “Sulama aralıkları dahi nebatat için önem arz etmektedir. İlk etapta bitki türüne bakarak sulamam yapmamız gerekiyor. Örnek verecek olursak ayrımsız mısırı ile vadi fıstığının akarsu ihtiyaçları farklıdır. İkinci etapta ise evolüsyon dönemlerinde su vermemiz gerekiyor, ara sıra kritik periyotlar var nebat gelişiminde. Bu dönemlerde suyun fazla verilmesi gerekmektedir ki bitkiden istediğimiz düzeyde verim alalım” ifadelerinde bulundu.

Bölgenin üstelik abuhava ve yerey özelliği sulamada eke tıpkısı etmen olduğuna ilgi çekici Prof. Dr. Doğan, sözlerini şöyle tamamladı:

“Aşkın su verilmesi yerinde bitkiye sunulan matbua ve pestisitlerin topraktan yıkanmalar meydana gelecektir ve bu ebat insan ve hayvan sağlığına üstünde aksi bastırık yapmaktadır. Müfrit yağışlardan etraf oluşan başat felaketlerinin nebati ve hayvanca üretim açısında berenarı inatçı etkileri var. Bulunan ekili alanları engel görmesi, verimin düşmesine sebebiyet verdiği kabil birçok hayvanın telef olması söz konusu olanaklı. Tarım arazilerinin ekincilik dışında kullanılmaması gerekiyor.”

Share: